Okumayı Tommiks’ten, Yazmayı Teksas’tan Öğrendik
Vakti zamanında Tommiks, Teksas diye hor görülen çizgi romanlar ders kitaplarımızın arasında yer bulmuş, bizlere okuma alışkanlığı kazandırmayı başarmış eğlenceli yayınlardı. Keşke şimdi de eskisi gibi yaygın olsalar da çocuklarımıza da okumayı, hayal kurmayı ve merak etmeyi öğretseler…
Şimdilerde çocukları internette, MSN’de zaman geçirdiği için pek bir azarlıyoruz. Çocukken bizler de ders kitaplarının arasında çizgi romanlar, mizah dergileri okumaz mıydık? Sanırım onların da çocukça kaçamakları olması çok doğal ancak aradaki fark şu ki bizim dönemimizdeki çizgi romanlarda az çok gramere dikkat edilir, resimlerinin yanı sıra kendilerini okuttukları için bizlere okumayı da sevdirirlerdi. Günümüzde çocuklara kitap okumayı bırakın o çizgi romanları bile okutmak çok zor. Pekala, internetin onların bilgisayar kullanımına ve okuma yazmasına etkisi olduğu doğru ancak yarım yamalak bir Türkçe, daha çok İngilizce üzerine internetten edindikleri bu çarpık eğitim ve çoğunlukla görsel olarak zeka gerektirmeyen kolaylıkta. Oysa bizim dönemimizdeki çizgi romanlar hayal gücümüzü inanılmaz beslerdi. Çizgi romanlarla birlikte vahşi batıya, geçmiş çağlara, uzak diyarlara, başka gezegenlere veya boyutlara yaptığımız yolculuklar bize farklı düşünmeyi, dışarıya karşı merak duymayı öğretti.
O baloncuklar içerisindeki kargacık burgacık yazılar, itinalı gramere ve başarılı çevirilere sahiptiler. Sesleri ve hareketleri olmaması o kısmı bizlerin hayal gücüne bırakır, bizleri düşünmeye sevk ederdi. Artık çizgi filmler ya da filmler dünyasında hayal kurma lüksümüz çok daha az. Ayrıca şimdi bakıyoruz da internette cinsellik, küfür ve bayağılık gırla oysa bizim kahramanlarımız küfretmezdi. “Hay bin kunduz!” , “Kaşalotlar adına!”, “Crom, ölüleri say!” gibi argo ve maço sözlerdi en kaba sarf ettikleri laflar. İşin özeti, bizim zamanımızda her şey daha kısıtlı, daha durağan olsa da kahramanlarımız daha ilkeli, doğru dürüst konuşmayı bilen ve bizlere bir şeyler öğretme derdinde olan kişiliklerdi. Şimdi ise çizgi kahramanların tek dertleri maço ve komik olma çabası, ahlaki değerler ise arkaya itilmiş birer zorunluluk ayrıntısı…
Dünün çocuklarına hayatı bir başka sevdiren o unutulmaz kahramanları sunmaktan mutluluk duyuyorum. Biraz yad etmek ve biraz da bize gerçekten neler öğrettiklerini fark edebilmek için;
Tenten
Belçikalı çizer Herge tarafından 1929 yılında yaratılmış olan çizgi roman kahramanı Tenten 20 Y.Y. Avrupa çizgi romanlarının en ünlüsüdür. 200 milyondan fazla kitabı basılmış, 50’den fazla dile çevrilmiştir.
Tenten dünyanın pek çok yerini dolaşarak maceralara atılmaktan korkmayan genç ve azimli bir gazetecidir. Entelektüel ve zekidir, olayları çözmekte ustadır. Özellikle dünyanın çeşitli yerleri ile ilgili verdiği bilgiler, maceralarının gizemleri ile oluşturduğu merak çoğumuzu coğrafya ve tarih araştırmalarına itmiştir. Sigara içmeyen ve kibar biri oluşu da çocukların örnek alacağı genç bir gazeteci portresi oluşturmasını sağlamıştır. Dünyanın en çok sevilen ve ifade ettikleri ile en çok saygı duyulan çizgi romanı olarak anılmaktadır. Türkiye’de de yayınlanmış ve yayınlandığı dönem büyük ilgi görmüştür.
Onun o çabuk sinirlenen dostu Kaptan Haddock’u, minik ve kurnaz köpeği Fındık’ı (Milu), sakar polisleri Dupontları ya da kulakları duymayan Profesör Turnesol’ü kim unutabilir ki?
Resmi sitesi: www.tintin.com
Red Kit
Gölgesinden hızlı silah çeken yalnız kovboyumuz televizyonlarımızda da çizgi dizi halinde gösterilmiş, çizgi roman kadar büyük ilgiyle takip edilmiştir. Sadık ve kendini beğenmiş atı Düldül, sakar köpeği Rin Tin Tin ile pek çok suçlunun hakkından gelmeyi başarmış kahramanımız kadar o unutulmaz kötü adamlar Dalton Kardeşleri (Joe, William, Jack ve Avarel) de kendisi kadar ünlü yapmayı başarmıştır. Red Kit (Orijinal adı “Lucky Luck”tur.) ülkemizde o kadar çok sevilmiştir ki Yeşilçam da kayıtsız kalamamış Öztürk Serengil, İzzet Günay ve Sadri Alışık da birkaç filmde Red Kit’e hayat vermişlerdir.
Belçikalı karikatürist Morris tarafından çizilmeye başlanan ve bazı maceralarına da Fransız Rene Goscinny’nin elinden yaşayan kovboyumuz bize suçla ve adaletsizlikle savaşmayı öğretmiştir.
Resmi Sitesi: www.lucky-luck.com
Örümcek Adam
Yakın dönemde sinemaları da ziyarete uğrayan bu duvar aşığı süper kahraman ilk kez 1962 yılında Amerika’da Stan Lee ve Steve Ditko tarafından yaratılmıştır. Dünyanın en popüler süper kahramanlarından biri olan Örümcek Adam aslında Peter Parker isimli, Daily Bugle gazetesine Örümcek Adam fotoğrafları (evet kendisinin fotoğraflarını) satarak yaşamını sürdüren bir fotoğrafçıdır. Hayatla ilgili birçok sorunu olmasına rağmen o doğruluktan ayrılmaz ve suçla savaşmayı sürdürür. Özellikle Örümcek Adam’ın insani boyutları ve sürekli yaşadığı iç çatışmaları ile okuyucuları kendini ona yakın hissederler. Tehlikeleri önceden haber veren örümcek hisleri ve oradan oraya attığı ağları ile dolaşmasının yanı sıra çizgi romanın asıl ruhunu oluşturan felsefe, amcasının sarf ettiği “Büyük güç, büyük sorumluluk getirir.” ilkesidir.
Süpermen
1938’de ilk kez okuyucuyla buluşan Süpermen, çok uzaklardaki gezegeni Kripton’dan gelmiş, biz dünyayı çeşitli tehlikelerden koruyan bir üstün insandır. Uçar, bir yumruğuyla binaları yıkar, gözleriyle duvarların arkasını görür, nefesiyle fırtınalar yaratır. Kansas’ın Smallville kasabasına bir bebek olarak düşen ve Kent çifti tarafından yetiştirilen Süpermen’in kullandığı isim Clark Kent’tir. (Bizim Muhtar Kent’le bir ilgisi yok.) Kendisi Daily Planet gazetesinde çalışan pısırık bir gazetecidir ve bir başka gazeteci olan Lois Lane’e aşıktır. Lois Lane ise Süpermen’e aşıktır ancak diğer insanlar gibi o da Clark’ın Süpermen olduğunu aklının ucundan geçiremez. Süpermen’in tek zayıf noktası gezegeninden gelen kriptonit taşıdır.
Süpermen çizgi romanları tüm dünyada ve Türkiye’de en çok sevilen çizgi dizilerden biriydi. Onunla beraber bilimsel keşiflere, uzayın derinliklerindeki hayata ve gökyüzüne gönül verdik hepimiz. Uçabilmenin hayalini kurduk, dünyamızı korumanın önemini öğrendik. Çizgi romanının yanı sıra Örümcek Adam gibi o da çizgi filmleri ve filmleri ile de gönül tahtımızdaki yerini sağlamlaştırmayı bilmiştir.
Conan
Karanlık çağların kasap barbarı Conan sayesinde inatçı, hedefinden yılmayan, özgüvenli, azimli ve biraz da yaramaz çocuklar olduğumuz doğru. Kimmeryalı Conan, diğer çizgi romanlardan farklı olarak bir roman karakterinden hayat bulmuştur. Robert Ervin Howard tarafından yaratılmış olan Conan iki düzine serüven kitabında kahraman olarak boy göstermiştir. 1960’lı yıllarda çizgi roman olarak piyasaya sürülen “Barbar Conan” Türkiye’de de büyük bir ilgiyle karşılanmış ve kısa sürede kendi okuyucu kitlesini oluşturmayı başarmıştır. Kendisi daha sonra California Valisi olan aktör Arnold Schwarzenegger tarafından beyazperde de canlandırılmıştır.
Her ne kadar hırsız, paralı asker ya da savaşçı barbar gibi yoldan çıkmış bir meslek sahibi gibi görülse de büyüden korkması ve bileğinin gücüne, kılıcının keskinliğine sonsuz güveni ile aklımızı başından alacak fantastik canavarlara meydan okuyup kendi doğrularını yapmaktan çekinmezdi.
“Şunu bilin ki Prensim, Kabaran okyanusların Atlantis’i
ve onun görkemli kentlerini yutmasından hemen sonra,
Dünya’da o güne kadar görülmemiş bir çağ başlamıştı.
Aryas’ın oğullarının doğduğu bu çağda,
Dünya üzerindeki imparatorluklar ve uygarlıklar,
gökteki yıldızların mavi pırıltıları kadar dağınık fakat belirgindi.
İşte bu sıralarda Kimmeryalı Conan geldi.
Çelik bilekli elinden kılıcını hiç bırakmayan bu kara saçlı, şahin gözlü yiğit,
tüm imparatorlukları sandallı ayağının altında çiğnemek istiyordu.”
Resmi Sitesi: www.conan.com
Tommiks
O bebek yüzlü, saf, dürüst ve iflah olmaz aşık kaptanımız Tommiks her ne kadar Amerikalıların daha ele geçirilmemiş, Kızılderili bölgelerine göç zamanlarını anlatsa da aslında İtalyan çizerler tarafından ortaya çıkmıştır. Alkolik dostları Konyakçı ve Doktor ile sürekli kendilerini komik maceraların içine atmaktan ve insanlara yardım etmekten hiç çekinmezler. Üstüne üstlük Tommiks’in Türkiye’deki yayınlarının kapaklarını çizen Türk çizerlerin bazen tam maceraları da çizdiği olmuştur. Tabii ki vakti zamanında yayın haklarına dikkat ettikleri söylenemez çünkü İtalya’da Yüzbaşı Tommiksimiz zaten Capitian Miki olarak bilinmektedir. Eh o cılız, çilli sarışın Suzi’ye de bir açılsa içlerimiz rahat edecektir ancak bir türlü yapamaz.
Kızılmaske
1936 yılında Lee Falk tarafından yaratılan Kızılmaske’nin, Bengali Ormanlarının derinliklerinde yaşayan, on kaplan gücünde ve ölümsüz bir kahraman olduğu rivayet edilir. Aslında babasının kemikleri üzerine yemin eden, korsanlık, adaletsizlik ve zalimlikle savaşmaya ant içmiş bir adamdır kendisi. Oğulları da kendi yolundan gittiği için ölümsüz olduğu düşünülmektedir. Kızılmaske, Kafatası Mağarası’nda yaşar, kurukafa yüzüğü ile vurduğu adamın yüzünde iz bırakır.
Kızılmaske, yurt dışında altmış dört yıldır kesintisiz ve aralıksız yayınlanarak en uzun süreli yayın rekorunu da elinde tutmakta ve hala yayınlanmaya devam etmektedir.
Asteriks
Sürekli Romalılarla savaşan Galyalı Asteriks, tüm Avrupa’yı ele geçirmesine rağmen köyünü ele geçiremeyen Romalılara karşı koymaktan ve kafa tutmaktan hiç çekinmez. Gücünün kaynağı da köyün büyücüsünün yaptığı iksirdir. Zor görevlerin adamı, ufak tefek zeki adam Asteriks’in yanından, küçükken iksir kazanına düşmüş, iri ve güçlü arkadaşı Oburiks ile minik köpeği eksik olmaz. Ayrıca köy büyücüsü Büyüfiks, köyün şefi Toptoriks, köyün yeteneksiz ozanı Kakofoniks gibi yan karakterleri de renkli ve çoktur.
Fransız Rene Gocinny ve Albert Uderzo tarafından hayat verilen, küçükler kadar büyüklerin de sevdiği çizgi roman, 100 dile çevrilerek dünyanın en çok çevrilen çizgi romanı olma rekorunu elinde tutmaktadır.
Resmi Sitesi: www.asterix.tm.fr
Yüzbaşı Volkan
1975 yılında diğer kurgu kahramanlar arasındaki yerini alan, Ay Yıldız kask takan kahraman pilotumuz yüzbaşı volkan bir Amerikan pilotunun Ruslar tarafından engellenerek topraklarımıza inmek zorunda kalışının hikayesinden yola çıkarak yaratılmıştır. Ali Recan tarafından kaleme alınan Yüzbaşı Volkan bize vatan sevgisinin değerini öğreten kahraman bir askerdir. Türk Hava Kuvvetleri’nin pilotlarını sembolize eden Volkan, maceralarında “Önce Vatan” prensibi ile hareket eder, Avrupalıların, Amerikalıların kafasına vura vura onların hakkından gelir. Göklerde it dalaşı yapmak onun her günkü rutinlerindendir.
Ali Recan’ın vefatı ile son bulan seri yurt dışı pazarında İtalya’ya satılma girişiminden uyruğu Amerikalı ve ismi da Capitano Volcano olarak değiştirilerek çıkmıştır, Saddam ve Kaddafi gibi doğu ülkelerinin diktatörleriyle savaşmaktadır. Dünyanın böylesi bir Türk kahramandan yoksun olması bizleri ziyadesiyle üzmüştür.
Çok sevdiğimiz ancak yazımızda yer vermeye fırsat bulamadığımız diğer kahramanlar; Teksas, Zagor, X-Men, Atlantis, Kaptan Swing, Batman, Karaoğlan, Fantastik Dörtlü, Mandrake, Hulk…
Hazırlayan: Bahadır İçel (Bu yazı Educaturk dergisinde düzenlenerek yayınlanmıştır. Burada yayınlanan düzenlenmemiş, daha geniş halidir.)